Çocuklar çalmayı nasıl öğrenir?

A -
A +
Bu duygu çocukta yedi sekiz yaşlarında başlar. Ama bunun hırsızlık olduğunu düşünemez. Örnek olarak arkadaşında gördüğü bir eşyayı beğenir ve kıskanır. Bunu ondan habersiz alıp sahiplenmek isteyebilir. Bu "hırsızlık" değildir ama çocuğun bu davranışı ona yanlış olduğu öğretilmezse ileri yaşta "hırsızlık" şekline dönüşür.
Çocukları bu duyguya iten sebepler neler olabilir?
Ekonomik olarak arkadaşlarının yanında harçlık sıkıntısı yaşayan çocuklar böyle bir davranışa yönelebilir.
Kıskançlık duygusu içerisinde büyüyen çocuklar böyle bir davranışa yönelebilir. Kıskanan çocuk hırsızlık için bile olmasa arkadaşına olan kıskançlığı yüzünden onun eşyasını alıp ortadan kaldırabilir.
Yine arkadaş çevresinde temel ihtiyaçları ailesi tarafından karşılanamayan çocuk bunu çalma yoluyla gidermeye yönelebilir.
Bir başka önemli konu evde ana babadan ağabeyden ilgi göremeyen çocuk ilgi görmek için böyle bir yola meyledebilir. Dikkat çekmek için yapılan bu davranışın hırsızlık olduğunun farkında olmaz. Onun derdi bu tür bir olay ortaya çıkarak ana babaya kendisinin farkındalığını göstermek arzusudur.
Çalma denilen bu davranış çocuklarda enteresan bir şekilde alkol kullanan bir ana babanın çocuklarında diğerlerine göre daha fazla görülmektedir. Hırsızlığı çocuk bir tür intikam alma aracı olarak kullanabilmekte rahatsızlığına tepki olarak yönelebilmektedir. Niyet onaylamadığı davranışlara sahip kimselerin zorda kalmasını sağlamaya yönelik bir tür tepkisel harekettir.
Yine ana babasının sürekli azarladığı, ezdiği başarısızlığını ön plana çıkardığı çocuklarda da kendini ispat etmeye dönük olarak çalma refleksi görülebilmektedir.
Ne olursa olsun çocuklara bu hareketini öven en ufak bir söz söylememelidir. Yanlış bir eylem olduğu kesinlikle anlatılmalıdır. Ve çaldığı eşyayı arkadaşına geri götürmesi ve özür dilemesi istenmelidir. Bunu söylemeye utanıyorsa bu konuda çocuğuyla birlikte gidip o arkadaşa veya velisine veya rehberlik öğretmenine durumu anlatmak da çözüm olabilir...
Bu durumda çocuğa asla kızmamak gerekir. Sadece yaptığı eylemin yanlış olduğu, doğru olmadığı anlatılmalı fark ettirilmeli, gerekirse okul rehberliğinden yardım almalıdır...
                Psikolog Erdinç Üstündağ
 
 
 
ŞİİR
 
    Umudum bahara kaldı
 
Sevgi durağında buluşacaktık
Gelmedin çiçekler elimde kaldı
Yüz yılın aşkını yaşayacaktık
Gelmedin düşlerim kalbimde kaldı
 
Şiirler yazmıştım senin adına
Gelmedin şiirler dilimde kaldı
Sözünden dönmek yakışmaz sana,
Gelmedin gözlerim yollarda kaldı
 
Hayaller başka gerçekler başka
Kıyılır mı böyle destansı aşka
“Geleceğim” de de, şaka yap şaka,
Gelmedin umudum bahara kaldı
 
          Şahin Ertürk-Nöbetçi Şair
 
 
 
 
 
ESKİMEZ KELİMELER
 
MAĞRUR: (Mağrur) Gururlu. 1- Boş bir şeye güvenen. 2- Fâni ve faydasız şeylere güvenip kendini aldatan. 3- Mütekebbir, kibirli kimse anlamındadır.
MAĞRURANE: 1- Gururlanarak, kendini beğenircesine, kibirlenerek. 2- Güvenilmesi boş olan şeye güvenip kendini aldatırcasına anlamındadır.
MARRUREN: Gururlanarak. Güvenerek, itimat ederek.
MARRURİYET: Gururlu olma hâli kibirlilik. Bir şeye itimat edip, güvenip aldanma hâli. Kibirlenme, gururlanma, övünme hâli anlamındadır...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.