Yan ey gönül yan!..

A -
A +
Bilen söylemez, bilmez konuşan. Kelam-ı kibardır, ‘hiç pişman olmamıştır susan. Lakin gel de yazma, elindeyse dayan. Bir gece ansızın içinizden bir ses yükselir: Uyan! Uyan! İçindeki sönmeyen ateşi izhar et, duman duman! Nereden gelip, nereye gidersin ey can! Niçin oyalanıp durursun bu yerde? Nerede yurdun yuvan? Her gün biraz daha yaklaştığın vuslat, ne zaman? Nerede yetişmek için gece gündüz yol aldığın vatan?
Vatan nereye gidersen git, dönmek istediğin yerdir. Köklerinin toprağın derinliklerinde kaybolduğu, kimsenin koparamayacağı kadar sağlam olduğu yerdir. Vatan, isminle çağrıldığın yerdir.
Vatan, baba dostlarının, ana yadigârlarının adım başı selam verip hatır sorduğu yerdir. İlk kavganın, ilk sevdanın, silinmez hatıraların saklandığı diyardır vatan. Vatan, imanınla, fikrinle, zikrinle hürriyeti tattığın, nazlı hilalin dalga dalga yüreğini ferahlattığı, gurbet elde hatıra geldikçe burnun direğinin sızladığı yerdir. Baba ocağıdır gardaş, bacası tüten! Ana kucağıdır gözyaşını silen. Bir ‘Hüvel baki’dir ıssız bir dağ başında, yürek dayanmaz.
Vatan; “Size öyle bir vatan aldım ki, ebediyen sizin olacaktır” diyen Alparslan’ın emanetidir. Bu emanet, kanını toprağa katık ederek kurtarılıp bu günlere gelmiştir. İşte "Çanakkale geçilmez" diyen ruh, lime lime olmak pahasına bu emanete sahip kahramanların ruhudur. Vatan, toprağı sıkınca şüheda fışkıran yerdir! Canı, cananı ve bütün varını uğrunda feda edebildiğin yerdir vatan.
Vatan, kubbelerin ve minarelerin gökle buluştuğu, gönüle sürur verdiği diyardır. Ezan seslerinin yükseldiği yerdir vatan. Bir yaz günü yedi yüz yıllık bir çınarın gölgesidir. Elini yüzünü nurlandıran ecdat yadigârı bir şadırvandır bilene. "Allahü Ekber" sedalarının kalbe huzur ve sükûn verdiği, bir kandil gecesi, adı güzel kendi güzel olan sevgililer sevgilisini anarken gönüllerin kandil gibi tutuştuğu yerdir vatan...
Vatan, ölümün, hastalığın, üzüntün, korkunun olmadığı yerdir. Kimine düğün, kimine sonsuz zindan, vuslatı olmaya hicran. Aslında bu hicran kaygısından başka bir şey değildir, bizi bir ömür ağlatan. Bütün kâbuslarımızın sebebi, ömrümüzü bir hiç uğruna tüketip eli boş dönmektir bu gurbet diyarından. “Yan ey gönül yan! Yanmadan olur, derdine derman.”
              İdris İspiroğlu-Şehit Yakup Avşar Anadolu Lisesi/NİĞDE
 
 
ŞİİR
 
              Hayatın sırrı
 
Yoktur bu sırdan beter, beşiğimizdir eter
Bu sır herkese yeter, her şey ışıkta biter
 
Onsuz kalırız alık, denizde susuz balık
Olur her şey saçmalık, tedavisiz hastalık
 
Önümüzü görmeyiz, zamanı hiç ölçmeyiz
Ölüleri gömmeyiz, ölmek nedir bilmeyiz
 
İçinde uzay zaman veyahut da tam tersi
Mümin veyahut şaman, ibretlik fizik dersi
 
Acaba ışık nedir, salise kime göre
Teori tersinedir, aydınlık yoktur köre
 
Anlayamamak ki, ne ölçülemez işkence
Nefse karşı bir kine, dönüşmeli bu bence
 
            Mehmet Yusuf İmeci
 
 
 
SAĞLIK OLSUN
 
ÖKSÜRÜK OTU: Marmara, Karadeniz, İç ve Doğu Anadolu’da mart-nisan aylarında sarıçiçekler açan, killi, kireçli ve rutubetli toprakları seven, 20-30 cm yüksekliğinde otsu bir bitki. Toprak altı kısımları çok seneliktir ve bitki bunlarla çoğalır. Her bir gövde bütün çiçekleri sarı renkte olan bir çiçek tablası ile son bulur. Bu çiçekler dişidir. Ortada bulunan çiçekler ise tüp şeklindedir ve verimsizdir. Yapraklar çiçek açtıktan sonra meydana gelirler. Yaprağın üst yüzü koyu yeşil, alt yüzü ise taşıdığı beyaz tüylerden dolayı, grimsi beyaz renkli ve pamuk manzarasındadır. Devetabanı olarak da bilinir.
Kullanıldığı yerler: Bitkinin kullanılan kısmı yaprak ve çiçekleridir. Çiçekler ilkbaharda tamamen açılmadan toplanır ve çabucak kurutulur. Çiçekler sarı renklerini kaybetmemelidir. Yapraklar haziran-temmuz aylarında toplanır, havadar yere serilerek kurutulur. Yapraklarda müsilaj, tanen, acı maddeler, organik asitler, inülin ve şekerler vardır. Eski bir öksürük ilâcıdır. Yumuşatıcı ve balgam söktürücü olarak kullanılır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.