Çocukların su ile oynaması

A -
A +
Çocukların evdeki oyuncaklara olan ilgisiyle biraz büyüdüklerinde musluklardan akan suya leğende dalgalanan suya olan ilgisini hiç kıyasladınız mı? Çocukların suya olan merakı ve ilgisi çok daha fazla… Ama su ıslatır… Su dökülür… Su çevresine bir şekilde zarar verir… Ve bu sebeple anneler çocuklarının su ile oynamasına pek izin vermezler… Oysa tedbirinizi alarak ve çocuğun sağlığına zarar vermeyecek hâle getirilerek bırakın çocuklar suyla oynasın.
Bir leğen, plastik şişeler, huni, bir bardak, elek, bir kaşık ve farklı kaplar suyla oynamasına, bu tabii maddeyi tanımasına yardım ederler. En iyisi bir havuzcuktur ki bu bir yatay tencere içi olabilir bir plastik küçük leğen olabilir minik bir havuz sağlanabilir… Çocuk bunun içinde oynayabilir. Soğuk olacağından korkmayın, su soğuk olmadıkça bebeği hasta etmez. Kollarını kıvırınız önüne naylon bir önlük, leğenin altına da eski gazete sayfaları seriniz, bırakınız bu şekilde istediği kadar oynasın. Eline tahta parçası, küçük çıtalar verirseniz üfleyerek bunları hareket ettirir, (üflemek ayrıca mükemmel bir solunum alıştırmasıdır.) Yıkaması için bir plastik bebek ya da bez parçaları da verebilirsiniz. Yalnızca suyla oynayıp, suyun ıslattığını, aktığını, sıcak ya da soğuk olduğunu, ellerinden kaydığını, sıçradığını, delikli kaplardan aktığını, kapalı olanlarda kaldığını anlayabilmelidir. Çeşitli maddelerden yapılmış çeşitli ölçülerde küçük cisimler verebilirsiniz eline. Bunlarla hangilerinin su üzerinde yüzdüğünü, hangilerinin battığını hangilerinin hareketsiz kaldığını öğrenecek, bazılarının suyun dibine kadar itilse de tekrar geriye, suyun üstüne geldiğini anlayacaktır. Plastik şişelerin dolu olmazken yüzdüğünü, suyla doldurulduğunda ise battığını görecek, yeniden yüzdürmek için suyun boşaltılmasının yüzmeye sebep olacağını anlayacak… Çocuk bunlarla beraber rahatlayacak sakin hâle gelecektir. Aksine çocuğun su ile temasını engelleyip ona suyu yasakladığınız sürece çocuğunuz stres içinde olacaktır.
        Zeynep Nur Türeci
 
 
 
ŞİİR
 
        Elveda dostlarım
 
Karar verdim gidiyorum bu elden,
Hakkınızı helal edin dostlarım.
Bıktım artık bıktım şu gurbet elden,
Hakkınızı helal edin dostlarım.
 
Yaşlandım yıprandım sararıverdim.
Yıllara takvime ayarı verdim.
Sılaya dönmeye kararı verdim,
Hakkınızı helal edin dostlarım.
 
Yıllarca beraber komşuluk yaptık.
Sahuru iftarı birlikte yaptık.
Vaazlar dinledik hasenat yaptık,
Hakkınızı helal edin dostlarım.
 
Gençliğimden oldum yıprandım soldum.
Bazen hüzünlendim efkârlı oldum.
Ağlamak üzereyim doldum ha doldum,
Hakkınızı helal edin dostlarım.
 
Ozan Süleyman’ım ‘elveda’ derim,
Sizi seviyorum tüm sevenlerim,
Sılaya varınca biter hasretim,
Hakkınızı helal edin dostlarım.
                     Süleyman Usta
 
 
 
GÜZEL YURDUMUZ
 
ORDU: Karadeniz bölgesinin Orta Karadeniz bölümünde, yer alan bir ilimiz. Osmanlı devrinde Ordu, Trabzon eyaletinin bir kazası idi. 1883’te büyük bir yangın geçiren Ordu, yeniden imar edildi ve il merkezi oldu. Ordu il toprakları çok dağlıktır. Ovalarının miktarı sadece %0,5’tir. İlin ekonomisi büyük ölçüde tarıma dayanır. Faal nüfusun %80’i tarım sektöründe çalışır. Son senelerde sanayi de gelişmiştir. Ordu ilindeki yaylalar hayvancılığa elverişlidir. Aybastı, Gölköy, Mesudiye ve Korgan ilçelerinde hayvancılık çok gelişmiştir. En çok koyun ve sığır beslenir. Arıcılık gelişmiştir. Balıkçılık da oldukça ileri durumdadır. En çok avlanan balıklar hamsi, istavrit, kefal, mezgit, kalkan ve barbunyadır. Ayrıca kara sularında bol miktarda palamut, torik, zargana ve uskumru bulunur. Ordu'nun mahallî yemekleri arasında hamsili pilav, karalahana çorbası, karalahana sarması ve Ünye pilâvı, hamsi tava, hamsi buğulaması, içli hamsi, pancar sarması, mısır çorbası, çerkeztavuğu, tirmit (mantar), yumurtalı sakarca ve yağlıyı sayabiliriz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.