S-400’ler sadece füze vurmak için alınmadı

A -
A +

Rusya’dan ilk S-400 sevkiyatının, ülkemize NATO destekli işgal girişimi 15 Temmuz’un üçüncü yıl dönümüne denk gelmesi dikkatinizden kaçmamıştır.
Bu elbette tesadüf değil, mesajdı.

O gece İncirlik’te olanları hatırlayın…
Hatta Irak’ta, Suriye’de, Yunanistan’da…
Birileri anlık verilerle ihanet operasyonunu gözlemekteydi.
Ve elbette Rusya da.

              ***

Bu konularda bilimsel çalışmalar yapan uzmanların anlattığına göre; günümüz teknolojisinde ABD ve Rusya, birbirlerinin attığı her adımı biliyor, çünkü sürekli birbirlerini izliyorlar.
Bunu da işte S-400 gibi sistemler sayesinde gerçekleştiriyorlar.

Ayrıca ABD, İsrail’le birlikte içinde bulunduğumuz coğrafyayı sürekli gözlemliyor ve pek çok istihbari çalışma yapıyor.
Türkiye ise eli kolu bağlı, sadece NATO’nun paylaştığı bilgilerle yetiniyor ya da hava araçlarından alabildiği bilgilerle güvenliğini sağlamaya çalışıyor.
Fakat artık bu durum değişiyor.

              ***

S-400’lerin sadece ülkemize yönelik füze saldırılarını önleyeceği yönündeki yaygın bilgi, atılan bu stratejik adımın öneminin yeterince anlaşılmadığını göstermekte.
O zaman söyle özetleyelim;

Ne ABD ne de bir başka ülke, artık ülkemizde veya çevremizde, bizim göremediğimiz hiçbir faaliyette bulunamayacak.
Yani…
Attıkları her adımı Türkiye görecek, izlendiklerini onlar da bilecek.
Radara yakalanmayan savaş uçaklarını, gemileri görebilen nadir ülkelerden olacağız.
Topraklarımızda bizden gizli hiçbir tehdit kalmayacak.
Ve hiç konuşulmayan bir başka nokta…
Güvenlik güçlerimiz, çevremizdeki herhangi bir ülkede ya da açık denizlerde operasyon yaptığında, S-400 sistemi faaliyette olacak.
Şayet bir tehdit algılanırsa sistem bunu tespit edecek, ya yazılımla koruma duvarı oluşturup bloklayacak ya da bertaraf edecek.
Sizin anlayacağınız, füzeleri ateşlemek sistemle ilgili konuşulabilecek en son nokta…
Asıl alt sistemler önemli ki, füzeleri ateşlemeye gerek kalmadan pek çok şey burada bitecek.
İşin en güzel tarafı, bu sistemin kontrolü tamamen bizde olacak.
Şimdi diyeceksiniz ki, madem öyle içimizdeki bir kesim niye buna karşı çıkıyor?
15 Temmuz’da hainleri alkışlayanlardan ne yapmalarını bekliyordunuz ki!

Ha!
Hazır mevzu açılmışken, “Türkiye S-400 alırsa üzerine oturup fantezi yaparım” diyen bir FETÖ’cü meczup vardı.
Türkiye’ye gelemez ama Yunanistan’daki S-300’leri de kabul ederiz.
İçi rahat olsun…
Türkiye, sistem kurulduktan sonra, sözünü tutup tutmadığını anbean izleyebilecek.
Görelim bakalım ne yapacak?

*****************

Büyük lider olmak için…

Birileri yeni parti hayallerine kapılmış.
Görevdeyken çıtı çıkmayanların, kenara alınınca konuşması adamlığın neresine konulur bilmem…
AK Parti’nin oyunu bölüp, CHP’ye 2023 seçimlerini kazandırmaya çalıştıkları tezini de şimdilik bir yana koyalım.
Fakat şu soruları sormak hakkımız;

  • Öncelikle ülkene, ölümüne sadık mısın?
  • Millet için mi yola çıktın, yoksa birilerinden akıl mı aldın?
  • Tarihine, milletin iktidarına gönülden bağlı mısın?
  • Her ne olursa olsun, karşına kim çıkarsa çıksın, ülkenin menfaatlerini öne alacak mısın?
  • Geçmişte bunu yapanların başına gelenler ortada. Bir gün sana da darbeye kalktıklarında, canına kastettiklerinde dimdik karşılarında duracak mısın?
  • Terör örgütlerine apaçık tavizler istenirken, hepsine meydan okuyacak mısın?
  • İçeriden ve dışarıdan saldırılar yoğunlaştığında şapkanı alıp kaçacak mısın, yoksa savaşacak mısın?
  • Ekonomin altüst edilebilir, her taraftan sabotajlar gelebilir, bunları göğüsleyip üstesinden gelebilecek misin?
  • Her türlü saldırıya rağmen ülkeni imar edecek, refahını artıracak, yerli ve millî sanayiyi güçlendirebilecek misin?

Hepsine “Evet” dediğinizi kabul edelim.
Bunları zaten Erdoğan yapıyor, neden O’na omuz vermediniz?

 

*****************

FETÖ’nün teşvik vurgunu

Aslında herkesin bildiği ve konuştuğu bir meseleyi yüksek sesle toplumun önüne koyduk.
Perşembe günü gazetemizin manşetiydi.
FETÖ’cülerde şeytanlık, ihanet bitmez malum…
Kapıdan kovarsınız, bacadan girerler.
SGK’dan atılanlar da öyle yapmış…
Zaten işi ve kurumu biliyorlar…
Sistemin açıklarından faydalanmışlar.
Hele de geçen sene iş yeri sahiplerine ‘geçmiş 10 yılda kullanmadıkları teşvikten yararlanma hakkı’ tanınması bu hainlere büyük fırsat kapısı olmuş.

Devletimizin iyi niyetle piyasaları canlandırmak, iş yeri sahiplerine destek olmak için açtıkları teşvik, FETÖ’cülerin de zenginleşmesinin yolunu açmış.

Esnafı, KOBİ’leri tek tek dolaşıp, “Bakın siz şundan, şundan yararlanmamışsınız. Size bu teşvikleri çıkaralım, yarı yarıya paylaşalım” demişler.

Vatandaş ne bilsin karşısındaki bukalemunun kim olduğunu…

“Tamam” diyenlere, hak ettikleri teşviki çıkarmışlar.

SGK nakit ödeme yapmayıp, bunu işletmelerin sigorta prim borçlarından düşüyor malum…

İşletme sahipleri, borcun düştüğünü görünce, kalan meblağı FETÖ’cülere elden veriyormuş, böylece takibi ve tespiti neredeyse imkânsız hâle geliyormuş.

Şu şeytanlığa bakın…

Haberi verdikten sonra, benzer hadiselere şahit olduğunu söyleyen pek çok vatandaşımız aradı.

İş dünyasını yönlendiren sivil toplum kuruluşları, üyelerine bu tuzaklara karşı dikkatli olmaları için uyarılar yayınladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da, bu tür ihbarların anında değerlendirildiğini açıkladı ve “Kurum olarak danışmanlığa hazırız, aracılara itibar etmeyin” dedi.

Umarız, benzer hadiseler yaşanmaması için vatandaş daha iyi bilgilendirilir, sıkı tedbirler alınır, buna sebep olan bürokrasi azaltılır ve devletimizin yakası, ülkemize en büyük ihaneti yapan hainlerin elinden tamamen kurtarılır.

Biz üzerimize düşeni yaptık, artık top yetkili mercilerde.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.