Galipler de kendini sorgulamalı!..

Sesli Dinle
A -
A +
14-28 Mayıs seçimlerinde umduğunu bulamayan Millet İttifakı’nda öylesine bir hayal kırıklığı yaşandı ki mağlupların didişmesi önümüzdeki yerel seçimlerde de belirleyici olacak. İktidar cephesinde ise, sonuçlar mutlak galibiyet olarak algılandığından vekil sayısındaki hasarın sorgulanması da sonraya kaldı.
 
CHP'den 15 vekil istemesini hayatının "en büyük pişmanlığı" olarak belirten Akşener’in “Bundan sonra size hayatta başarılar dilerim" diyerek dövünmesine bakıp da kimse önümüzdeki yerel seçimlerde yeniden masa etrafında toplanamazlar vehmine kapılmasın. Akşener’in sert eleştirileri, önümüzdeki yerel seçimlerde birkaç büyük belediye başkanlığını kapmak için CHP ile yeniden girilecek ittifakta kontenjan alanını genişletme hamlesidir.
 
Tek başlarına Erdoğan’a rakip olma yeteneği olmayan muhalefet için mecburi istikamet olarak 14-28 Mayıs tecrübesi yerel seçimlerde tekrar denenecektir. 
 
CHP’de 81 il başkanının yaptıkları; “değişimi kişi merkezli değil ilke ve program merkezli anlayalım" destek açıklamasının ardından Kılıçdaroğlu’nun "Değil 6'lı Masa Türkiye'nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16'lı Masa kuracağım" demesi savunma maksatlı bir söylem olmaktan ziyade düşünülerek söylenmiş bir gelecek planının ilanıdır.
 
CHP, HDP, İYİ Parti ve diğer küçük ortakların dönüp dolaşıp gelecekleri yer yine masa olacaktır. Şartlar bunu zorunlu kılmakla birlikte Kılıçdaroğlu, İP ve HDP-YSP ile yaptığı güç birliğinin başarılı olduğunu düşünüyor.
 
Buna karşılık, delege bazında kulis faaliyetlerine başlayan Ekrem İmamoğlu ile Grup Başkanı Özgür Özel’in il ve ilçe kongrelerinde ayrı liste çıkaracağı belirtiliyor. Kılıçdaroğlu’nun adaylık sürecinde belediye başkanlarına “Belediyedeki işlerini yapsınlar” diyerek, kendisini cumhurbaşkanı adayı göstersinler diye, “ulufe” olarak “Dört partiye (38) milletvekilliğini dağıtmakla” suçlanması Kılıçdaroğlu için taşınması ağır bir yük olacak gibi görünüyor.
 
14-28 Mayıs mağlupları yerel seçimler için yeni ittifakın taşlarını döşerken galipler cephesindeki 14-28 Mayıs seçim sonuçları üzerine yapılan değerlendirmeler “Bazen aynı olaya bakanlar durdukları yere göre olayı farklı algılarlar” sözünü doğruladı.
 
Siyasette başarılı olanlar, galibiyeti de sorgulayanlardır.  
 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da katıldığı Türkiye İhracatçılar Meclisinin İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni'nde seçimleri değerlendirirken; "Sırf iktidara gelmek uğruna kimlerin kimlerle hangi pazarlıklara giriştiği, kapalı kapılar ardında ne tür sözlerin verildiği, vatanın bekasının işporta malı gibi nasıl tezgâha koyulduğu zamanla ortaya saçılacaktır. Hepsinden öte, terör örgütleriyle ne gibi pazarlıklar yapıldığı ortaya çıktıkça gerçekten verilmiş sadakamız varmış diyeceğiz" demişti.
 
Buna mukabil, AK Parti kurmaylarının 14 Mayıs seçimlerinde oy oranında yaşanan yüzde 7’lik kayıp için siyasette pek rastlanmayan farklı bir açıklaması var. Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere büyükşehirlerde seçmenin “Ekonomik sebepler ve belediyelerin yapmadığı hizmetlerin sorumluluğunu da kendilerine yüklediği için bekledikleri oy oranına ulaşamadıkları” tespitini yapmış.
Özellikle muhalefetin tasarrufundaki büyük şehirlerdeki belediyelerin yapmadığı hizmetlerin sorumluluğunu iktidara fatura edildiği söylemi kolay anlaşılabilir bir gerekçe değildir.
 
Nitekim Sayın Erdoğan’ın kurmayları ile yaptığı son toplantıda teşkilatları kastederek yaptığı “Gerekirse neşteri vururuz…” açıklaması neticesinde muhtemelen 14 Mayıs seçimlerinde geriye düşen illerde teşkilat yöneticilerinin atama yoluyla değiştirilmesi beklenir.
.....
Kurban Bayramınızı en içten duygularımla kutluyor ve hayırlara vesile olmasını diliyorum
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.