Üçüncü Dursun Özbek dönemi geliyor!

A -
A +

Mayıs sonunda yapılacak seçime aday olursa rakipsiz girecek. Rakip çıkarsa bile seçimin açık ara favorisi olacak… 

 

Evet, Galatasaray’da “ikinci” Dursun Özbek dönemi bitiyor… “İlk döneminde” hem de “fevkalade başarısız” olan Özbek, “ikinci döneminde” Sezar’ın hakkı Sezar’a, “üçüncü dönemi hak eden” başarılara imza attı.
Divan Kurullarında “Galatasaray ihtiyarlar grubunun sözcüleriyle bir türlü gönül bağı kuramayan” Erden Timur’a ve onun üzerinden “kendisine karşı kurulan” muhalefet cephesine rağmen… Mayıs ayının son haftalarında yapılacak “seçimli genel kurula, ‘aday olursa’ rakipsiz girecek… Rakip çıkarsa bile ‘seçimin açık ara favorisi’ olacak” bir pozisyona sahip… 

 

İhtiyarlar grubunun “derin Galatasaray’ın doğal lideri” İnan Kıraç’a gönderdikleri gizli / açık mesajlar, Onun tarafından “Beni karıştırmayın. Bu işlerde yokum, toplantıdan toplantılara geliyorum ve desteğimi veriyorum. O kadar” diyerek reddedildi.

 

“Başkan olması için” baskı yapılan Adnan Polat ise camiada “Erden Timur’a destek olanların” başında geliyor ve “adaylık için” niyeti olmadığını söylüyor…

 

Görünüyor ve anlaşılıyor ki, “adaylık kararını verecek ve açıklayacak olan” Dursun Özbek, “iki yıl daha” Galatasaray’ın başında kalacak…

 

Hem de, Sportif AŞ’nin başkan vekili olan Erden Timur’u da “kulübün başkan yardımcısı” yaparak…
Bir ilave daha yapılmalı; “Florya’nın ağabeyi” olarak Abdürrahim Albayrak, “Üçüncü Dursun Özbek” kabinesinde yer almalı…

 

“Florya’nın ağabeyi” dedim, aslında Albayrak, eğer yönetime girerse ki, girmeli, “Kumburgaz’ın ağabeyi” olacak… Zira “Galatasaray futbolu” yakında bitecek olan Kumburgaz tesislerine taşınacak…
Dursun Özbek, “o tesislerin açılışını da ‘başkan olarak’ yapmayı” hak ediyor… Elbette, “Florya projesini yapmayı” da hak ettiği gibi…

 

Amma… Burada duralım ve Üçüncü Dursun Özbek dönemi için bir başka paragraf açalım… Konu, kaç yıldır yazıp geldiğim “acılı” bir konu…

 

Bir defa daha yazıyorum; “en büyük rakip, hem basketbolda, hem voleybolda hem Türkiye’de, hem Avrupa’da ‘büyük’ başarılara” ulaşır, “kupadan kupaya” koşarken… Galatasaray’ın “hem erkeklerde, hem kadınlardaki ‘utanç verici’ başarısızlığının” camiaca hazmedilmesi… Bu branşları “kulüp bazında Türkiye’ye getiren” ve de bu başlangıçtan sonra, “yıllarca ‘yenilmez armada’ unvanlarını da hak ederek şampiyonluklara ve kupalara abone olan” bir kulüp için, mümkün değildir… 

 

Galatasaray gibi, dünyanın dört bir yanında “Türk” denilince tanınan ve anılan bir kulübün, “Her şey futbol içindir” görüntüsü içinde, bu “çok acı gerçeği” sürdürmesine “mutlaka” son verilmelidir…

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Rüstem Erol 12 Nisan 2024 06:42

Kadınlar ve Erkekler de voleybol ile basketbol takımlarının güçlü bir şekilde organize edilmesi gerektiği hususunda hemfikirim