Sıkıntının reçetesi sabırdır...

A -
A +
Ahmed Yekdest Cüryani hazretleri​ buyurdu ki: “Dünyanın esası sıkıntı üzere kurulmuştur. Sıkıntının ise sabretmekten başka kurtuluş yolu yoktur.”
 
İmam-ı Rabbani Ahmed Farukî Serhendî müceddid-i elf-i sani hazretleri buyuruyorlar ki: 

“Her gün insanın karşılaştığı her şey, Allahü teâlânın dilemesi ve yaratması ile var olmaktadır. Bunun için, iradelerimizi O’nun iradesine uydurmalıyız!

Karşılaştığımız her şeyi, aradığımız şeyler olarak görmeliyiz ve bunlara kavuştuğumuz için sevinmeliyiz! Kulluk böyle olur. Kul isek, böyle olmalıyız! Böyle olmamak, kulluğu kabul etmemek ve sahibine karşı gelmek olur. Allahü teâlâ, hadis-i kudside buyuruyor ki: 

(Kaza ve kaderime razı olmayan, beğenmeyen ve gönderdiğim belalara sabretmeyen, benden başka Rab arasın. Yeryüzünde kulum olarak bulunmasın.)

Ahmed Yekdest Cüryani hazretleri ticaret için kervanda giderken yolda ailesinin veba hastalığından vefat ettiklerini haber aldı. Bu acı haberin etkisindeyken eşkıyalar kervanı basıp yağmaladılar. Ahmed Cüryani’nin sol elini bileğinden kestiler. Kendisine bu sebeple “Yekdest”, tek elli denildi. O bütün bu sıkıntılara rağmen Rabbini zikrediyor ve sabrediyordu. Kervandakiler ondaki bu hallere şaşıp;

-Çocukların öldü. Malın mülkün gitti. Kolun kesildi. Buna rağmen sesin çıkmıyor! dediklerinde, cevaben buyurdu ki: 

-Ey kardeşlerim! Bize gelen bu bela ve sıkıntıların Allahü teâlânın takdiri ile olduğunu bilelim.

Nitekim Allahü teâlâ Hadîd suresi yirmi ikinci ayetinde mealen bunu bildirmekte ve;

(Ne yerde ve ne de nefislerinizde bir musibet başa gelmez ki, biz onu yaratmadan önce, o bir kitapta [levh-il mahfuz] yazılmış olmasın. Şüphesiz bu, Allaha göre kolaydır) buyurmaktadır. Bu itibarla dünyanın esası mihnet, sıkıntı üzere kurulmuştur. Sıkıntının ise sabretmekten başka reçetesi, katlanmaktan başka kurtuluş yolu yoktur.

Şu üç sabır çok kıymetlidir. Bunlar; taatte (Hakka kullukta), günah işlememekte, bela ve mihnet anında sabırdır..."

İnsan günlük hayatında da sabırlı olmalı. Ailesine, emri altında olanlara ve çevresinde bulunan kimselere karşı iyi huylu güler yüzlü olmalı, onların yanlış hareketlerine, sözlerine sabretmelidir. Hemen kızıp kalp kırmamalıdır.

Allahü teâlâ Al-i İmran suresi yüz kırk altıncı ayetinde mealen;

(Allah sabredenleri sever) buyurmaktadır.

Hadis-i şerifte de; 

(Kimde şu üç şey varsa, dünya ve ahiretin hayrına kavuşmuş demektir: Kazaya (kadere) rıza, belaya sabır ve rahatlıkta dua) buyurulmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.