Göçek ve Webb!
1) Beşiktaş-G.Saray derbisinde "çok ince bir ofsayttan" gol atıldı. Tam 24 saat sonra Şampiyonlar Ligi yarı finalinde B.Münih-R.Madrid maçında net ofsayttan gol atıldı. İngiliz hakemler süzemedi. 2) Quresma'nın tabanı vardı, Hüseyin Göçek atmadı. Yine 24 saat sonra R.Madridli Marcelo rakibine arkadan çok açık ve net bir tekme attı. Bütün dünya gördü, hakem kırmızı değil, sarı gösterdi. Hüseyin Göçek ve ekibinin yaptığı hataları 24 saat ara ile Dünya Kupası ve Şampiyonlar Ligi finali yönetmiş olan İngiliz Howard Webb ve ekibi de yaptı. Kimse Webb'i asmadı! İyi maçlar almaya devam edecektir. Hüseyin Göçek'i tepeleyen tepeleyene! Hakem eyyam yapmıyor! 3 Temmuz'dan bu yana bir süreç yaşıyoruz. Kimler bulaşmamış ki!.. Hakemler hariç! Bugün gazeteciler yazdığı gazetenin, yorum yaptığı televizyonun sahibini rahatsız edecek bir yorum yapamıyor. Beşiktaş Başkanı, TFF Başkanı oldu. Beşiktaşlı bir eski futbolcu, MHK Başkanı oldu. Beşiktaşlı olduğunu saklamayan Yüksel Okçuoğlu, MHK Başkanvekili oldu. O günlerde yorumlar şöyleydi: "Hakemler Beşiktaş lehine hata yapacak." Hüseyin Göçek de Beşiktaş aleyhine hata yaptı. Yani hakem eyyam yapmadı, hata yaptı. Ya o da ekrandakiler gibi eyyam yapsaydı? O anlı şanlı yorumcular patronları önünde ceket iliklemiyor mu? Hata yapan, eyyam yapandan bin kat değerlidir. İktidar ve güç güzeldir! Hakem Derneği (TFFHGD Genel Merkezi) Nisan 2006'dan bu yana paramparça!. 6 yıldır huzur yok. Federasyon ve MHK Başkanları değiştikçe dernek de kendi kendini tüketiyordu. Mahkeme kapılarında kalmıştı. Şimdi önümüzdeki pazartesi günü yeni genel başkanı seçilecek. Tek aday Dr.Abdurrahman Arıcı! Öyle bir tek aday ki; toplam 358 delegenin 308'den fazlasının imzasıyla aday. Dün kendisini aradım, listesini sordum. Cevabı şöyle oldu: "Pazar akşamı Eskişehir'de şube başkanlarıyla görüşeceğim. Hepsinin düşüncesini alacağım. Bütün bölgeleri içeren, FIFA dışından Üst Klasman ve yardımcı hakemlerin de olduğu bir genel merkez yönetimi olacak." Biraz hafıza tazelemekte fayda var. Dr.A.Arıcı, 2007'den önce Antalya'da başhekimdi. 2007-2011 Antalya Milletvekili. Şu anda da Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı ve Süper Lig gözlemcisi. Aynı A.Arıcı, 2005-06'da aşağılanmak için Antalya'da il gözlemci kadrosuna indirilmişti. Amatör maça tayin edilmişti. Nisan 2006'da Osman Avcı'nın genel başkanlığa aday olduğu seçimde A.Arıcı'nın bulunduğu bu ekipten insanlar "bulaşıcı hastalık sahibi hastadan" kaçarcasına kaçıyorlardı. 50 küsür oy alabilmişlerdi. O gün A.Arıcı'dan köşe-bucak kaçanlar, bugün genel başkanlığı için açıktan imza verdiler. Neredeyse delegenin tamamı imza veriyor. Sonuç; iktidar ve güç güzeldir. DİPNOT! Türkiye'de teknik direktörler maç kaybettiği zaman suçlu hakemdir. Hatta 4-0 kaybettiklerinde de... Kazandıklarında hakemi hiç konuşmazlar tabii. Ey MHK! Tayinlerde biraz daha dikkat ve özen lütfen! Tayinlerden TFF dahil rahatsızlık duyanlar var! Maç sayısı azaldı. Önemli maçlar var. Kılı kırk yaracaksınız. Süper Final'den TFF 3.Lig'e kadar!. Gün "Hakeme maç bulma" günü değil! Siz maça hakem arayın! Sizi kurtaracak hakem bulmaya çalışın. Şu haftalar "hakeme maç değil", "maça hakem" haftalarıdır. İşte bir örnek: 150 civarında Ulusal Hakem var. Bu 150 hakem hangi kriterlere göre TFF 1.Lig'e 4.hakem olarak atanıyor? Bu konuda, giden MHK'nın da sizin de en ufak bir adalet anlayışınız yok. Kriter olarak not desen not değil, yaş desen yaş değil, kura desen kura değil! İstikbal vaad eden ya da onore edilmesi gereken desen, o da yok! İş, tamamen keyfi gibime geliyor.