Bütün kabahat Cüneyt Çakır'da!

A -
A +

10 yıl önce "Old Trafford'da Manchester United-Real Madrid maçını 6 tane Türk hakem yönetecek" deselerdi. "Hazırlık maçı mı?" derdiniz! İlk ayağı 1-1 biten Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale kalma maçı deselerdi. "Yok artık!" derdiniz! >> Bütün kabahat Cüneyt Çakır'da! Ancak PLAYSTATION oynarken isimlerini göreceğiniz takımların ve oyuncuların maçını yönetecek noktaya gelmiş bir hakemimizi yok etmek için özlem duyan ne kadar çok insan varmış! Çoğu PLAYSTATION oynamasını da bilmez ya... M.United-R.Madrid maçının, finalden daha kritik karşılaşma olduğunu dünya kabul ediyor. Ve bu müsabaka 6 tane Türk hakeme emanet edilmiş. Manchester bir dünya kulübü... Deplasmandan 1-1 dönmüş. Kendi sahasında 1-0 da önde... Çakır, 56'ıncı dakikada Arbeloa'nın böğrüne tekmeyi basan Nani'yi attı. Manchester United 10 kişi kaldı. Koru skoru. 10 kişiyle tur atlanmaz mı? Hiç maç kazanılmaz mı yani? ××× Hakemin cesaretini niye takdir etmiyoruz? O statta o kırmızıyı çıkardı. Bütün İngiltere'yi gözünü kırpmadan karşısına aldı. Bitmedi. O kırmızıdan sonra hiç eziklik duydu mu? Hiç büküldü mü? Hiç Manchester'i okşadı mı? İşte Cüneyt Çakır bu yüzden Cüneyt Çakır oldu. ××× Böyle bir kırmızıyı "İngiliz hakem Webb" gösterseydi, "Nasıl affetmedi, nasıl attı! Oyuncu sağlığı" derdiniz ve gıpta ile bakardınız. İngiliz medyasını da yadırgamamak lazım. M.United'in başına gelen bizim G.Saray ya da F.Bahçe'nin başına gelseydi; biz hakemi ipe çekmez miydik? Daha geçen hafta derbinin hakemini, MHK'yı ne hale getirdik!.. ××× Dikkat buyrun Cüneyt Çakır'ın şu ana kadar Avrupa'da yönettiği 75 maçta bir tane dahi "siyah-beyaz" hatası olmamış. Her maç üstüne koymuş. Hep bir öncekinden daha zorlu bir maça atanmış. UEFA, Cüneyt Çakır'ın arkasında duruyor. UEFA'nın ve Collina'nın en güvendiği 2-3 hakemden biri. Bu kırmızı kart, siyah-beyaz bir hata değil. Notu da düşük değil. Birilerinin düşündüğü gibi "kötü bir maç yönetmiş" olsan bile varsın 75 maçta bir tane de kötü maçın olsun! >> Doğru bilgi ister misiniz? Futbol Oyun Kuralları'ndan "Kasıt ve niyete bakmak" kalkalı 15 yıl oldu. Artık oyuncunun sağlığı tehlikeye düşünce kasıt ve niyete bakılmıyor. Kitap, "kırmızıyı yapıştıracaksın" diyor. Niyete bakamazsın, rakibine görmeden vurmuş... Bunlar kalkalı yıllar oldu. Efendim, Ferdinand hakemi alkışlamış, niye kart görmemiş. UEFA'da maçın bitiş düdüğünden sonra kart gösterilmiyor. Hakem, ancak raporuna yazabilir. Gözlemcinin raporu ve notu boy boy gazetelerimizde. Daha ne rapor yazıldı, ne not belli oldu. UEFA, İstinye gibi yol geçen hanı değil. Raporlar servis edilsin. 3 Temmuz'da sonra yine birileri palazlanmaya başladı. Bir kulüp, MHK Başkanı'nın istifasını istiyor. Bazı Teknik Direktörlerin ağızlarından çıkanı kulakları duymuyor. Şampiyonlar Ligi'ndeki 4 maçın 2'sini Türk hakemler yönetiyor. 2 çeyrek finalist bizim hakemlerin düdüğüyle belli oluyor. Ama içimizdeki İngilizler'in içi kan ağlıyor. >> HATIRLATMA! Hıncal Uluç diyor ki; "Benim Cüneyt Hoca'ya sorum şu: Mesela Saracoğlu Stadı'nda aynı pozisyonlarda kırmızıyı geç, sarı kart çıkardı mı?" Ben de diyorum ki; STAT: Saracoğlu TARİH: 12 Mayıs 2012 Beraberlikte G.Saray şampiyon... F.Bahçe galip gelmesi halinde şampiyon... Maç 0-0 bitti. 65'te Dia'yı ikinci sarıdan attı. Semih'in ağlara giden topunda golü vermedi. Efendim? >> MHK Başkanı konuşmaz! Anayasa Mahkemesi Başkanının, Yargıtay Başkanının bir dava hakkında görüş ileri sürmesi ne kadar yanlışsa, MHK Başkanı'nın da hakem ve hataları hakkında görüş vermesi o kadar yanlıştır. Hayatınızın en doğru kararını vermiş olsanız dahi, medya ile polemiğe girdiğiniz anda kaybetmeye mahkûmsunuz. O ekranlarda sizin sinir uçlarınıza dokunanların tek hedefi var: Sizi telefonla ekrana bağlamak. Ekrana bağlandığınız anda eller ovuşturulur. Tuzağa düştünüz demektir. Yusuf Namoğlu bir iki konuşacak oldu. Bin pişman oldu. Mustafa Çulcu bir gece bir ekrana bağlandı. Sonu oldu. Oğuz Sarvan asla konuşmazdı. Çok haklı olduğu şimdi daha iyi anlaşılıyor. Dikkat ederseniz, hakem eğitimlerinde asla kulüp ismi kullanılmaz. A ve B takımı denir. Beyaz çoraplı, kırmızı şortlu denir. MHK Başkanı hiçbir zaman kulüp ismi telaffuz etmemeli. Bu, işin alfabesidir. Zekeriya Başkan röportaj verirken boşta bulunup "Beşiktaş'ın en çok hakem hatasına uğrayan kulüp" olduğunu söylüyor. Ardından tahrik edilince de ekrana bağlanıyor. Mete Kalkavan'ın haftalar öncesinden bu derbiye düşünüldüğünü söylüyor. İyi de Sayın Başkan, bu trio ile Mete Kalkavan'ın bir tane maçı yok. 8 hafta önceden böyle bir kararınız varsa, bu trio bir iki maç birlikte çıksa daha iyi olmaz mıydı? İlk kez derbide mi bir araya gelmeliydi bu ekip? NOT: Yarın akşam saat 20.00'de TGRT Haber TV'de konuğumuz Eski FIFA Hakemi Muhittin Boşat.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.