Vay Türk futbolunun haline!

A -
A +
Bu arkadaş yarın bir takımın başında olsa vay bizim hakemlerin vay o kulübün haline...

Hasan Şaş, NTV'de "Çerçeve" programında konuktu.
Arabada radyodan iki defa dinledim. Sonunda dayanamadım, yazmaya karar verdim.
Hasan Şaş unları söylüyor: 
"İstanbul'daki Real Madrid maçımız... 3-2'lik maç... İlk yarı 1-0 gerideydik. Sanıyorum hakemler Fransız'dı. İlk 45 dakika boyunca 4. hakem bize el kol işaretleri yaptı. Bayağı bir sert, bayağı bir giderli... Devre oldu. Bizim Şükrü Hanedar'a dedim ki 'Hakemlerin başında gelen adamı odaya çağır. 4. hakemi şikayet edeceğim.' Birazdan adam geldi, durumu anlattım. Ve maç başlamadan hakem geldi bizden özür diledi. İkinci yarı hakem düzeldi."
xxx
Kıssayı bilirsiniz.
Cahilin biri "kurban" konusunu anlatıyormuş: 
"Çocuğu olmayan Hazreti Davut, Allah'a dua etmiş, 'Ya rabbi bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim' demiş. Dua kabul olmuş, Hazreti Davut, kızının adını Ayşe koymuş. Gel zaman git zaman, çocuğun kurban edileceği zaman gelmiş. Hazreti Davut kızı yatırmış, tam boğazını kesip kurban edecekken, Azrail aleyhisselam gökten bir keçiyle çıkagelmiş, 'Kızı bırak, al bu keçiyi kurban et' demiş."
Dinleyen bilgili bir Müslüman şöyle itiraz etmiş: 
"Yahu bunun neresini düzeltelim; Hazreti Davut değil Hazreti İbrahim; kız değil erkek; Ayşe değil İsmail; Azrail değil Cebrail; keçi değil koç!"
xxx
Bilmiyorum ki Hasan Şaş'ın neresinden düzeltmeye başlıyalım!
Ey Hasan Şaş!
Hakemlerin başında gelen adam kim? Böyle bir adam ya da böyle bir görevli yok bir kere. Gözlemci diyeceğim o esnada orada olmaz. Hakem diyeceğim o da olamaz. Ve bunların hiçbirini asla ve asla yanına çağıramazsın, çağırtamazsın. Ancak sen hakemin odasının kapısına gidersin. Birini gönderirsin, hakem kabul ederse görüşebilirsin.
Hakemler asla ama asla gelip özür dilemezler. Senin ikazınla da kimse görevini daha düzgün yapmaz. Sen büyük ihtimalle yabancı bir güvenlik elemanını çağırttın yanına.
Hasan Şaş çuvallamaya devam ediyor:
"Türkiye'de hakemler şu psikolojiyle maça geliyorlar. G.Saray maçına gidiyorsun, orada Fatih Terim var, Hasan Şaş var; bunları atar mısın atamaz mısın? Bu duygularla geliyorlar. 
4. hakemler 23-24 yaşında... G.Saray'a böyle hakemler olmaz. 
Yaptığım o hareketlerimi TV'de görünce hemen kanalı değiştiriyorum. Kendimden de utanıyorum. G.Saray olunca sinirleniyorum. Başka takımda olsam bu kadar sinirlenmem."
Peki bunların neresini düzeltsek?
4. hakemlerin en genci 30 yaşında... Bu bir. Size 4. hakem gelenler ortalama en az 10 yıllık... 
Konulara bu kadar uzaksın Hasan Şaş!
Bu programı izleyen ve dinleyen insanı aptal sanıyorsun.
Sunucu da konuya yabancı, seni uyarmıyor. Bari ben uyarayım dedim. 
G.Saray olunca sinirleniyormuşsun, başka takımda yapmazmışsın! 
Burada da taraftara şirin gözükme çabası var. Taraftara sevimli olacaksın ya!

Raporları ortaya saçmayın!
Geçen hafta F.Bahçe-Kasımpaşa maçının temsilci raporları ortalığa saçıldı.
Önce Mahmut Uslu, "M.Kemal'in askerleriyiz" sloganlarının temsilci raporlarına yansımasından şikâyetçi oldu.
Ardından Federasyon temsilci raporunun tamamını internetten kamuoyuyla paylaştı.
Anlaşıldı ki, F.Bahçe "M.Kemal'in askerleriyiz" sloganından değil, küfürden PFDK'ya sevkedilmiş.
Eski TFF Başkanı Mahmut Özgener döneminde bu raporlar kulüplere gönderilmeye başlandı. Daha önce böyle bir uygulama yoktu.
Bunun ciddi sakıncaları var.
Kulüp, rapora bakıp, onu yazan temsilciyi kara listeye alabilir. Raporlar bu yüzden "objektif" değerlerden uzak kalabilir.
Federasyon burada raporu yazanları açık açık ispiyonlamış olmuyor mu?


Hakemler nasıl karar vermeli!
Aslında hakemlerin işleri o kadar da zor değil (!). Hepi topu şunu yapacaklar:
-Kulüpler müsabaka yönetiminizden memnun kalacak.
- Teknik dierktörler maç sonrası sizi övüp kutlayacak.
-Taraftarlar kararlarınızda size hak verecek.
-Gözlemciniz sizi başarılı bulacak.
-Uzman hakem hocalarımız kararlarınızı benimseyecek.
-Medya sizden şikâyetçi olmayacak.
-MHK sizi sahada eksiksiz ve kusursuz görecek.
Hepsi bu!
Şu kadarcık şeyi beceremiyorsunuz!
Şaka bir tarafa...
100 düdük çalsanız, 100'ü de kemiksiz doğru olsa... UEFA ve FIFA Hakem Kurulları kararlarınızı doğru bulsa...
Bu ülkede kabul görmez!
Çünkü biz adalet ya da doğru kararlar istemiyoruz.
"A kulübü mağlup olsun, B kulübü kazansın" istiyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.