Çok çarpıcı bir hakem kazanma sanatı

A -
A +
Çok çarpıcı bir hakem kazanma sanatı

22 Mart Cumartesi günü Preimer Lig'de Chelsea-Arsenal maçı oynandı.
Londra derbisini 6-0 Chelsea kazandı.
Maçın hakemi Andre Marriner, 15. dakikada Arsenal kalesine giden topu dışarı tokatlayan Chamberlain'in yerine Gibbs'i kırmızı kartla oyundan attı. 
Yani yanlış adamı ihraç etti.
Elle oynayanı herkes gördü, hakem göremedi.
Peki bu hakemin akıbeti ne oldu dersiniz?
***
Yunus Yıldırım gibi kızağa çekilmiş olabilir mi?
Barış Şimşek gibi, maçı tekrar edilebilir mi?
***
Söyleyeyim:
Bu hakem, bu ciddi hatayı yaptığının hemen haftasında, yani yarın Southampton-Newcastle maçını yönetecek!
Bu maçın tebligatını, yanlış adamı attığı maçtan sadece 24 saat sonra aldı.
Alo Türk medyası, Türk yorumcuları duydunuz mu?
"Kural hatası" diyen yok.
"Maç tekrarlansın" diyen yok.
Hakemin lisansını yırtan yok.
Ahh, o hakem bizim elimize geçecekti ki şöyle ağız tadıyla bir lime lime etseydik...
***
Hani bizim ligimiz, İngiltere'den iyi olsa dersiniz ki, "Bizde futbol böyle. Bizim marka değerimiz yüksek. Bizim Şampiyonlar Ligi'nde 3-4 takımız var."
Ya hiçbir sportif başarın yok.
Kulüpler dersen hepsi borç batağında.
Şiddet tavan yapmış.
Efendim, hakemlerimiz çok kötüymüş!
Hadi ordan!
Haa unutuyordum.
İngiltere Federasyonu Arsenal'in itirazını görüştü, maçtan sadece 48 saat sonra kararını verdi. Gibbs'in gördüğü kırmızı kartı iptal etti. Chamberlain'e de ceza vermeye gerek duymadı.
Bizde Donk kararı aylarca masada durdu. Federasyon ne kendisini, ne MHK'yı, ne hakemi korumayı becerdi. Adeta yıpranmaya çanak tuttu. Bu konu ekranlarda aylarca tartışılsın diye...

Ölçü sokak kuralları değil!
"Hakemlerimiz başarısız!" 
Ölçünüz ne? 
Neye göre başarısız?
Avrupa'da temas ya da dokunmak gibi tartışmaya açık kararları elin oğlu bizdeki gibi birbirinin gözünü oyacak şekilde tartışmıyor.
Adam hata diyor, bırakıyor. Dokunmak, temas hata listesine girmiyor bile.
Hakem kokartlar yırtılıp atılmıyor, uçak dönüş biletleri kesilmiyor.
Çünkü ölçü sokak kuralları değil, uluslararası oyun kuralları.
Son bir hafta içinde Premier Lig ve son Real Madrid-Barcelona maçındaki hakem hatalarına bakın, ne demek istediğimi anlarsınız!

MHK ince eliyor
MHK'nın işi hakem ve gözlemci atamakla bitmiyor. Nisan ayı içinde yoğun bir mesaileri olacak.
Hakemlerin atletik testleri var. 
Gözlemciler ve hakemler seminere alınacak. 
Lig bitiyor ama eğitimden taviz yok.
Bu arada hakeme ve gözlemciye daha iyi hizmet verebilmek için gelen bütün talepler dikkate alınıyor.
Yeni düzenlemeler olacak. MHK bu konuda bir hazırlık içinde... Anladığım kadarıyla sistem üzerinde kafa yoruluyor.
Kişileri kurtarma, kişileri taşıma üzerine bir şey olmayacak.
Öyle anlıyorum.

İstinye'deki terazi!
5.hakem Murat Özcan, 16 Şubat'ta oynanan 21.haftanın Beşiktaş-Bursa maçında Ersan Gülüm'ü oyundan attırdı.
Ersan'ın itmesinde Bursaspor stoperi Civelli hakemi aldatacak şekilde kendisini yere attı.
Hepten hayali değil ama gri bir karar. Tartışmaya çok açık... Mesela Elazığ'da yardımcı hakem Kemal Yılmaz'ın Cristian'ı attırması, Ç.Rize-Beşiktaş maçında Cem Satman'ın penaltı çaldırtması kadar doğal bir hakem kararı...
Acı olan taraf Murat Özcan'ın 6 hafta maç alamaması... Murat Özcan 6 hafta değil 16 hafta dinlenmiş, ben işin orasında değilim. Ama MHK'nın bu tutumu, hakemleri tedirgin edebilir. 
O İstinye'deki terazi çok ama çok hassas olmalı.

237 gün içinde aynı derbiden 3 tane!..
6 Nisan'da G.Saray-F.Bahçe derbisi var.
27.haftanın tayinlerine baktığımzda bu derbi Bülent Yıldırım'a gidiyor.
Bülent Yıldırım kırılması çok zor bir rekora imza atacak gibi.
237 gün içinde, yani 11 Ağustos 2013 ile 6 Nisan 2014 tarihleri arasında 2'si lig, biri Süper Kupa olmak üzere 3 tane G.Saray-F.Bahçe derbisi yönetmiş olacak.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.