Marketlerin PARAVAN ŞİRKET-STOK MAL hilesiyle zam oyunu ve bakan DEVLET!

Dün gazetemizde Kaan Zenginli’nin bir haberi yayınlandı.Yalnızca son bir ayda, başta et-süt, un, bakliyat, içecek olmak üzere tüm temel gıda maddeleri ile temizlik ve kişisel bakım ürünlerine daha MARKETLERİN RAFLARINDAYKEN yüzde 20 ila 30 arasında zam geldi.

Bırakın son bir ayı, son üç ayda ne oldu ki?

 

 

 

Bunun adı alçaklık!

 

Ceplerini dolduruyorlar ama öte yandan muhalefetin gizli desteğiyle enflasyon artışına da katkı sunuyorlar.

 

Aşağıda son bir aydaki etiket değişiklikleri var.

 

Hepsini de Sanayici ve İşadamı Volkan Okçu Twitter hesabından “İyi uykular Sayın Bakan” diye yayınlıyor.

 

Aşağıdaki fotoğrafta görüleceği üzere bir görevlinin tüm işi gün boyu etiket yenilemek ve değiştirmek.

 

 

 

Türkiye’deki haberin yayınlanmasının hemen ardından Ticaret Bakanlığı bir haber servis etti. Efendim bugüne kadar (Son altı ayda) 21 işletmeye 56 milyon lira civarında ceza kesilmiş. Şirket başına 300-400 bin liralık ceza düşüyor aylık bazda. Şirketin yıllık kârı 5 milyar lira. Güzel hesap.Dahası denetimin içeriği yok, hangi firmalara ceza kesildiği de belirsiz.

 

Biz daha zeki değiliz, birileri görevini yapmıyor sadece.Bakın iş adamı Volkan Okçu bir marketin bir yıllık stok artışını bilançolarından paylaşmış.

 

Milyarlarca lira kâr açıklayan bir market zincirinin şube sayısı üç kat artmadığı hâlde stokları tam üç kat artmış.

 

2021’in 9. ayında 5 milyar 145 milyon 823 bin lira…2022’nin 9. ayında ise 14 milyar 246 milyon 214 bin lira…

Burada “Sebep maliyet artışlarının yansıması” denebilir ama bu doğru değil. O zaman enflasyon rakamlarını esas alacaksınız. Altı ay için Yüzde 30 ve 9 ay için en fazla yüzde 60.

 

 

Üstelik bu market zinciri kendi firmalarına ürettirdiği ürünleri, kendi aracı ve komisyoncularıyla temin edip, yine kendi paravan stok firmasında topluyor. Yani ürün üretim aksından market raflarına gelinceye dek tüm kârlar yine onlara ait. Kazanılan paranın haddi hesabı yok.

 

Bir nevi SAADET ZİNCİRİ’nin halkaları gibi de değerlendirilebilir.

 

Market zincirlerinin oyunu da aynı sisteme göre kurulmuş.

 

Bilindiği gibi herhangi bir markete aynı üründen 100 kutu fatura ile giriş yaptıktan sonra üzerindeki etiket o ürün bitmeden değiştirilemez. Misal bir kutu için 14 lira fiyat verildiğinde o ürün 100 kutu bitinceye dek ancak 14 lira ya da altında bir fiyatla satılabilir.

 

Bu zincir market denen uyanıklar veya dolandırıcılık uzmanı olan şirketler, PARAVAN ŞİRKETLER kuruyorlar.

 

Her market, piyasadan çektiği bütün malları o paravan şirket üzerine faturalandırıyor.

 

“Arada kâr marjı var mı?” diye sormayın çünkü kâr zaten kendine geçiyor.

 

SİSTEM ŞÖYLE İŞLİYOR: Market kendi kurduğu paravan şirketten  malları parça parça alıyor. Misal bir üründen paravan şirketin depolarında 10.000 kutu mal var. Yukarıda izah ettiğim gibi paravan şirket bu 10 bin kutu ürünü aynı anda faturalandırırsa market belirlenen fiyatın üzerinden satamayacağı için malları parça parça alıyorlar.

 

Ve böylelikle, bizim “Nasıl zam yapıyorlar. Ne dümen çeviriyorlar” dediğimiz bu sözde ucuzcu marketler, vatandaşı ve dolayısıyla devleti böyle dolandırıyorlar.

Bu tezgâhın daha fazla devam etmemesi için meselenin Cumhurbaşkanı’nın gündemine getirilmesi gerek. Eğer kabine üyeleri ve milletvekilleri getirmiyorsa kim? Muhalefet bu soygunun böyle devam etmesini istiyor çünkü yüksek fiyat artışlarını siyasi ranta dönüştürüyor.

 

Geriye iktidarı destekleyen yazarlar kalıyor ama onlar da gölgelerinden korkuyor. Kendileri yazmadıkları gibi benim yazdıklarımı da paylaşmıyorlar. Gerçi onları anlıyorum. Deve kuşluğu konforludur. Ama bunun sonu yok. Sen kafanı kuma sokarken vatandaş zaten her şeyi biliyor ve söylüyor. Mühim olan sen onlardan önce gör ve söyle ki vatandaşta bir karşılığı olsun.