Sıcak değil Marica yaktı

A -
A +

* BENİM YILDIZIM Tamam maça çok iyi konsantre değildik, iyi oynamıyorduk, pozisyon vereceğimiz çok aşikardı. Ama Marica'nın bu kadar başımızı döndüreceğini de beklemiyorduk. ----- Euro 2008 elemelerinde Malta ve Macaristan maçlarına hazırlanan Milli Takım, Romanya ile oynadığı özel maçta, "Finallere böyle mi gideceğiz?" dedirten bir performans sergiledi. Fatih Terim, tarihimizde en çok yenildiğimiz takım olan Romanya karşısına sürpriz bir 11'le çıktı. Henüz 5. dakikada Arda şutu direkten dönünce Terim'in tercih değişikliğinden memnun olduk, ancak ilerleyen dakikalar açıkçası hiç de tat vermedi. Adeta orta sahasız oynanan ilk yarıda iki takım da defansın arkasına uzun toplar atarak gol aradığına şahit olduk. Taktikler aynı, sonuçları farklıydı! Rumenlerin ileri ucundaki Mutu-Marica ikilisi her atakta defansımıza kan terletirken, Tuncay ile Gökhan Ünal buluştukları toplarda en ufak bir heyecan bile uyandırmayı başaramadı. Rumenlerin forvetleri bizimkilerin tersine ne kadar hızlı ise savunmalarındaki 4'lü de o kadar başarılıydı. Özellikle sol bekteki Rat ile kaptan Chivu hatasız oynadı. Rat, Tuncay'ı görünmez kılarken, Gökhan'ın kafa vuruşunu çizgiden çıkararak mutlak golü önleyen kaptan Chivu takımının geriden yöneten bir orkestra şefi havasındaydı. Millilerden sadece Hamit diri bir görüntü sergilerken, Terim, Tümer'in yerine ilk 11'de tercih ettiği Emre Belözoğlu'na 40 dakika tahammül edebildi. İlk yarıda kendilerini fazla zorlamayan Rumenler, ikinci 45'te ev sahibinin ağırlığını sahaya yansıttı. Gökhan Zan - İbrahim Toraman ikilisinin hatalarına İbrahim Üzülmez de eşlik edince, gol gelmekte gecikmedi. Zan ile Toraman'a geceyi zehir eden Marica, "Ben atamazsam sen at" diyerek Dica'ya sadece dokunması gereken bir pas verdi. Hemen ardından Mutu'ya da golü attıran isim Marica oldu. Milli Takım'a en çok golü atan Romanya dün gece rahat bir oyunla net bir galibiyet alırken averajını biraz daha artırdı. İleride Marica, savunmada Rat ve Chivu oynadıkları futbolla, "Keşke biz de oynasalardı" düşüncesini uyandırırken, aklımızın bir yanı "Biz de oynayanlarla mı finallere gideceğiz?" sorusuna cevap arıyordu. Fatih Hoca, sakat olan oyuncuların takıma dönmesiyle güçleneceğimizi söylüyor, ancak alarm veren savunma zaten aslardan oluşuyordu. Buna nasıl bir çözüm üretecek acaba?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.